YILLARDAN BERİ
OLDUĞU GİBİ TRABZON'A DEMİRYOLU VAAT EDEN ERDOĞAN: "TRABZON'U RAYLI
SİSTEMLE TANIŞTIRIYORUZ!" DEDİ
TRABZON -
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip ERDOĞAN, partisince Trabzon
Meydan Parkı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Trabzonlulara,
24 Haziran seçimlerindeki desteği için, milletin partisine, milletin adamına,
Cumhur'un İttifakı'na sahip çıktığı için teşekkür eden, "Trabzon'dan yeni
destan bekliyorum!" diye seslenen, Türkiye'nin baş belâsı İŞSİZLİK
konusuna değinmeyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı ERDOĞAN, şunları
söyledi:
"Bu güne kadar
siz bize sahip çıktınız, biz de sizin emanetinize sahip çıktık. Siz bizden
dualarınızı esirgemediniz, biz de ülkemize kurulan tuzakları bozduk. Siz bizi
bağrınıza bastınız, biz de sizin için koştuk, koşturduk. Siz dağ gibi bizim
yanımızda durdunuz, biz de milletimizin birliğine özellikle kastedenleri tek
tek hezimete uğrattık.
Cudi'de inlerinde
bastık, Gabar'da inlerinde bastık, Tendürek'te inlerine girdik, Kandil'de
inlerine girdik. Onlar kaçtı, biz kovaladık, kovalıyoruz, kovalayacağız. İşte
az önce İçişleri Bakanımı dinlediniz... Evet kar kış demeden, kar tipi demeden
bütün askerimizle, komandolarımızla birlikte bakanımız da onlarla hep birlikte
Savunma Bakanımız, kuvvet komutanlarımız hep birlikte evvel Allah yürüdük,
yürüyoruz, yürüyeceğiz. Onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Durmak yok yola
devam. Bu ülkede bizim milletimizin huzuruna kastedenleri evvel Allah yok edeceğiz."
"BÖLÜCÜLER;
SİZİN BU ÜLKEDE YERİNİZ YOK"
HDP'li
milletvekillerinin bölücü terör örgütüne yönelik sözlerinin yer aldığı
görüntülerin halka izletilmesinden sonra Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buradan tüm
Türkiye'ye, tüm Batı'ya, Orta Anadolu'ya sesleniyorum, 780 bin kilometrekareye
sesleniyorum. Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Bizim Doğu
Anadolu'muz, Güneydoğu Anadolu Bölge'miz, Karadeniz'imiz, Akdeniz'imiz, Orta
Anadolu'muz, Ege'miz var, Marmara'mız var. Ama bizde Kürdistan diye bir bölge
yok. Çok seviyorsan Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var, yallah oraya git,
Kürdistan'a. Sizin bu ülkede yeriniz yok.
Şimdi CHP'ye gönül
veren kardeşlerime, İYİ Parti'ye gönül veren kardeşlerime de sesleniyorum.
Diyorum ki, kardeşlerim bu ülkeyi bölmek isteyenlerle nasıl oluyor da omuz
omuza oluyorsunuz, nasıl oluyor da onlarla beraber yol yürüyorsunuz? CHP'ye
gönül veren bütün kardeşlerime, sözde İYİ Parti'ye gönül veren kardeşlerime
sesleniyorum ve diyorum ki; bu yanlışa gelecek misiniz? Hatta daha ileri
gidiyorum, bölücü terör örgütünün arkasında olduğu HDP'ye gönül verenlere de
sesleniyorum, bu ülkeyi bölmek isteyenlerle beraber olacak mısınız? Gelin 31
Mart'ta sandıklarda bunlara şöyle güzel bir Osmanlı tokadı vuralım."
PARTİLİLERDEN
ÇOK ÇALIŞMALARINI, KAPI KAPI DOLAŞMALARINI İSTEYEN ERDOĞAN:
"İşte ne
diyor, 'bizim arkamızda PKK, YPG, PYD var' diyor. Bizim arkamızda da bu millet
var ve Hakk var Hakk. Biz, Akif ne diyor, 'Allah'a dayan sa'ye sarıl, hükmüne
ram ol, yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol.' Bizim farkımız bu. Onun
için çok çalışacağız." diye konuştu.
ERDOĞAN,
HDP'Lİ BELEDİYELERİN TERÖR ÖRGÜTÜNE DESTEKLERİ İLE İLGİLİ OLARAK:
"Bunlara
devlet para verdi. Bu alçaklar ne yaptı? Çukur kazdı. Öyle mi? Bunlar binaları
kendi içinden tünellerle birbirine bağladı. Öyle mi? Ya bu paralar size çukur
eşin diye mi verildi? Yoksa millete hizmet için mi verildi? Başka ne yaptılar?
Kandil'e gönderdiler. Bu milletin paralarını Kandil'e gönderenlere biz bu
ülkede müsaade etmeyiz. İşte onun için ne yaptık? Kayyumlar. İşte bak
yargılandılar. Bir tanesi yanılmıyorsam 13 sene 15 sene yargı bunlara ceza
verdi. İşte devletin bu imkânlarını bu paralarını buralarda harcadıkları için
verdi."
ifadelerini kullandı.
"BU
TÜR YANLIŞLARI DEVAM ETTİKÇE BUNLARA BU BEDELLERİ ÖDETECEĞİZ"
HDP'li
belediyelerin bundan sonraki süreçte de bu tür yanlışlara devam etmesi halinde
bunun bedelinin ödetileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan:
"Asla bunlara
kalkıp da iyi yaptınız diyemeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, son 17 yılda önlerine çıkarılan her engeli, her türlü badireyi halkın
desteği ile aştıklarını vurgulayarak:
"Omuz omuza,
gönül gönüle verdik, Türkiye'yi hep birlikte tarihinin en büyük başarılarıyla,
en büyük yatırımları ile tanıştırdık. Fakat şimdi gene önümüzde kritik bir
sınav var. 31 Mart hepimiz için önemli imkân. Adeta bir beka meselesi." diye konuştu.
"31
MART'TA BUNLARA VERECEĞİMİZ DERSLE İNŞALLAH GELECEĞİMİZ DAHA AYDINLIK
OLACAK"
"31
Mart'ta bunlara vereceğimiz dersle inşallah geleceğimiz daha aydınlık
olacak" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"4,5 yıl
inşallah bu kardeşiniz Cumhurbaşkanı olarak yeni sistemle iş başında. Ve
gelecek belediye ile birlikte tüm belediyelerimiz el ele vereceğiz, omuz omuza
vereceğiz ve ülkemizi daha güzel günlere taşıyacağız. Fakat şimdiden sizden
ricada bulunacağım. Başta İstanbul olmak üzere nerede Trabzonlu hemşehrileriniz
varsa hepsini telefonla aramanızı istiyorum. Onlara şunu söyleyeceksiniz.
Sizden ricamız şu, İstanbul'da da İzmir'de de aklınıza neresi gelirse,
oylarımızı hep beraber Cumhur İttifakı'nda konsolide edelim, AK Parti'de
birleştirelim. Bunu başarmaya var mıyız?"
"ALLAH'IN
(C.C.) İZNİYLE 31 MART'TA SANDIKLAR BİR BAŞKA HAYKIRACAK"
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, bunun başarılması halinde 31 Mart'ta sandıkların bir başka
haykıracağına işaret ederek
"2023
hedeflerimizin önündeki bu son engeli de
inşallah hep beraber alnımızın akıyla aşacağız. Bunun için size bize 82
milyonun her bir ferdine sorumluluklar düşüyor. Cumhurbaşkanından, belediye
başkanına, meclis üyesinden sandık müşahidine, parti üyesinden bu davaya gönül
vermiş tüm kardeşlerimize tam bir dayanışma içinde çalışmamız gerekiyor." ifadelerini
kullandı.
Seçim
dönemi olsun olmasın tüm Türkiye'yi dolaştıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı
Erdoğan:
"Dün
Ardahan'daydım. Kar boran acayip. Buna rağmen meydan muhteşem. Ordan
helikopterimiz kalkamadı. Mecburen kara yoluyla geldik, iki saat ve Artvin'e
yetiştik. Maşallah orada da muhteşem katılım ve coşku vardı. Bugün önce Rize.
Size Rize'den selamlar getirdim.
Şimdi
Trabzon'dayız. Yarın Ordu, Samsun'dayız. Durmak yok, koşacağız. Allah çalışana
verir, çalışmayana vermez. Ama sadece bu kardeşinizin çalışması yetmez.
Hepimizin çalışması gerekir." şeklinde konuştu.
"25
VİLAYETİMİZİ 9 İLÇEMİZİ BİZZAT ZİYARET ETTİM"
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, seçim sürecinde şubat ayından bu yana 25 vilayet ve 9 ilçeyi bizzat
ziyaret ettiğini söyledi.
Gittiği
her yerde 10 binlerce insanla kucaklaştığını anlatan Erdoğan:
"Zillet
ittifakı hala kendi içinde uğraşıyor. Hala isim kavgasıydı, şu kavgasıydı, bu
kavgasıydı, onunla uğraşıyorlar. Ya bunlar seçim kurullarına nasıl müracaat
edilir bunu bile bilmiyorlar." dedi.
Seçim
sürecinde genel merkez yöneticileri, milletvekilleri ve Cumhur İttifakı
adaylarının günün 24 saati meydanlarda olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Amacımız; 81
vilayetimize 922 ilçemize 50 bin 411 mahalle ve köyümüze ulaşmak. Onlara
davamızı icraatlarımızı yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatmaktır.
Hedeflerimizi milletimizin tüm fertleriyle paylaşmaktır. Bunun için tempoyu
daha da arttıracağız. 31 Mart'a kadar uykumuzdan ailemizden vaktimizden fedakârlık
yapıp daha çok çalışacağız. AK Parti'ye ve Cumhur ittifakına gönül vermiş her bir
kardeşimin de aynı şekilde çalışacağına inanıyorum. Hanımlar hazır mıyız,
gençler hazır mıyız? Sizlerden geleceğiniz, evlatlarınızın istikbali için
ülkemizin aydınlık yarınları için 31 Mart'a kadar gayret göstermenizi
bekliyorum. 'Hizmet sürsün Türkiye gülsün' diyorsanız 31 Mart'ta iradenize
sahip çıkmanızı bekliyorum. Ne diyeceğiz 'devam' inşallah diyeceğiz."
"TRABZON'DAN
YENİ DESTAN BEKLİYORUM!"
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, Trabzon'dan 31 Mart'ta tarihe geçecek yeni destan yazmasını isteyerek:
"Trabzon'a AK
Parti, AK Parti'ye de Trabzon yakışır. Şimdi burada bir kez daha ahitlerimizi
yenileyelim. 31 Mart'ta ülkene sahip çıkıyor musun? Geleceğine sahip çıkıyor
musun? Sandığa demokrasiye, milli iradeye sahip çıkıyor musun? Cumhur
İttifakı'na sahip çıkıyor musun? Tevazu, samimiyet ve gayretle memleket işi
gönül işi diyor musun? 31 Mart'ta mührü gönül belediyeciliğine mührü vuruyor musun?
Rabbim hepinizden razı olsun. Trabzon'a da bu yakışır.
Bunun için önce
millet, önce memleket diyoruz. Biz barışın, demokrasinin yanındayız, istikrar
ve huzurun tarafındayız. Gezi'de her tarafı yakıp yıkan bunlar değil miydi?
Güneydoğu'da, Doğu'da her tarafı yakıp yıkan bunlar olmadı mı? Bunlar değil
miydi şu anda cezaevinde bulunan zatın Diyarbakır'da hep beraber sokağa dediği
zaman 53 vatandaşımızın ölümüne neden olanlar. Utanmadan konuşuyorlar. Milleti
birbirine kırdırdılar, ırkçılık, bölücülük yaptılar." dedi.
"NASIL
BUNLARLA OMUZ OMUZA OLUYORLAR"
Cumhurbaşkanı
Erdoğan:
"Bir olacağız,
iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye
olacağız." sözleriyle vatandaşlarla Rabia işareti yapan Erdoğan,
"Bunlar var ya bunlar, bu bölücü terör örgütünü arkasına alanlar, bizim
bayrağımızı kongrelerinde salona takmayanlardır. Ey CHP'ye gönül verenler, siz
bunlarla kol kola gidiyorsunuz farkında mısınız? Bunlar kongrelerinde bizim
İstiklal Marşı'mızı okutmayanlardır." diye konuştu.
"Ey
CHP'ye gönül verenler siz bunlarla beraber olduğunuzun farkında mısınız?"
diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan:
"Bunlar
İstiklal Marşı'mızı okutmadıkları gibi bunlarla beraber olan sözde İYİ Parti
mensuplarına şaşıyorum. Nasıl bunlarla omuz omuza oluyorlar? Nasıl bunlarla
beraber yol yürüyorlar? Bu millet 31 Mart'ta bunun da hesabını soracak. Ben
buna inanıyorum." dedi.
İstiklal
Marşı'ndaki "Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın / Siper et gövdeni,
dursun bu hayasızca akın / Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın / Kim
bilir, belki yarın belki yarından da yakın." dizeleri hatırlatan Erdoğan,
vatandaşlardan "yurda alçakları uğratanlara" 31 Mart'ta cevap verme
sözünü aldı.
"GERİLİMİ
TIRMANDIRMANIN, YANGINA KÖRÜKLE GİTMENİN KİMSEYE FAYDASI YOKTUR"
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, Türkiye ile birlikte tüm gönül coğrafyasında muhabbetin, adaletin, sükûnetin
hâkim olması için çaba harcadıklarını vurgulayarak, Afganistan'dan Yemen'e,
Libya'dan Somali'ye, Orta Asya'dan Balkanlar'a kadar bölgede barışın ve
istikrarın tesisi için mücadele ettiklerini ifade etti.
Arabuluculuk
çalışmaları, ikili münasebetler, telefon diplomasisiyle nerede bir sıkıntı,
sorun varsa onu suhuletle çözmenin gayreti içinde olduklarına işaret eden
Erdoğan, önceki gün Pakistan Başbakanı İmran Han ile telefonda görüştüğünü, Hindistan ile Pakistan arasındaki gerilimi
nasıl düşürebileceklerini istişare ettiklerini anımsattı.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, Pakistanlıların Türk milletinin kalbinde çok ayrı bir yeri olduğunu,
İstiklal Savaşı'nda gönderilen yardımları, Muhammed İkbal'in Türkiye için
yazdığı özgürlük şiirlerini asla unutamayacaklarını belirterek Türkiye'nin de
deprem felaketinden terörle mücadeleye kadar, kardeş Pakistan'ın hep yanında
olduğunun altını çizdi.
Erdoğan,
Türkiye'nin hem Pakistan'la hem de Hindistan'la samimi, yapıcı, yoğun ve çok
yönlü ilişkilerinin bulunduğunu aktararak şunları kaydetti:
"Sağ olsun
Pakistanlı kardeşlerimiz de Türkiye'nin bu müstesna konumunu takdir ediyor,
sorunun çözümü için bizden destek bekliyorlar. Biz de kendilerine tansiyonun
daha da düşürülmesi konusunda üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazır olduğumuzu
ifade ettik. Pakistanlı kardeşlerimizin dün rehin aldıkları Hindistanlı pilotu
hüsnüniyet göstergesi olarak salıvermeleri takdire şayan bir adımdır. Gerilimi
tırmandırmanın, yangına körükle gitmenin kimseye faydası yoktur, olmayacaktır.
Temennimiz, Hindistanlı dostlarımızın da bu müspet adıma aynı şekilde
mukabelede bulunmalarıdır. Bize düşen katkıları, müdahaleleri yapmaya hazır
olduğumuzu tekrar vurgulamak istiyorum. İnşallah Türkiye'nin de diplomatik
çabalarıyla bu sıkıntılı dönemin kısa sürede atlatılacağına inanıyorum."
"ÜLKEMİZ
SON 17 YILDA İÇERİDE GÜÇLENDİKÇE DIŞARIDA DA GÜÇLENMİŞTİR!..."
Artık
iç politikayla dış politikayı birbirinden ayrı görmenin mümkün olmadığını,
dünyanın her yerinde iç politikanın dış politikayı belirlediğine, dış
politikanın da iç politikayı etkilediğine dikkati çeken Erdoğan, şu
değerlendirmeyi yaptı:
"Türkiye'nin
uluslararası siyasette artık problem çözen, sorunları çözüm üreten bir seviyeye
ulaşması iç politikadaki başarılarımızın eseridir. Ülkemizin artık görüşü,
duruşu, katkısı aranan bir konuma gelmesi sizinle beraber attığımız ortak
adımların sonucudur. Çok açık ve net söylüyorum, ülkemiz son 17 yılda içeride
güçlendikçe dışarıda da güçlenmiş, itibar kazanmıştır. Türk ekonomisi büyüdükçe
Türk diplomatlarının etkisi büyümüştür. Türk demokrasisi ilerledikçe dış
siyasette Türkiye'nin sözünün ağırlığı da artmıştır. İç siyasetteki her hamlemizin,
her başarımızın, altını çizerek söylüyorum, her seçim zaferimizin dışarıda da
çok müspet yansımaları olmuştur."
Son
17 yılda bunu pek çok kez yaşadıklarını, şahit olduklarını söyleyen Erdoğan,
göreve geldiklerinde Türkiye'nin IMF'e 23,5 milyar dolar borcu olduğunu
hatırlattı.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan:
"Davos'a
gittik. Davos'ta o zamanki IMF Başkanı Strauss-Kahn'la görüşme yaptık.
Kendisine dedim ki 'Başkan, sen IMF'nin başkanısın, ben de Türkiye'nin
Başbakanıyım. Siz Türkiye'yi yönetemezsiniz, Türkiye'yi ben yönetirim. Sen
alacağını tahsil ediyor musun, ediyorsun. Ama Türkiye'nin iç siyasetine, siyasi
durumuna sakın ha karışmaya kalkmayın." dedi.
IMF'e
olan borcun Mayıs 2013'te sıfırlandığını anımsatan Erdoğan, o dönem Merkez
Bankası'nın 27,5 milyar dolar olan döviz rezervinin Başbakanlığı döneminde 136
milyar dolara çıktığını ifade etti. Erdoğan, döviz rezervinin sonra bir düşüşün
ardından da tekrar tırmanmaya başlayarak 100 milyar dolara çıktığını kaydetti.
Savunma
sanayinde Türkiye'nin önemli mesafe kat ettiğine vurgu yapan Erdoğan:
"Bize insansız
hava aracı vermiyorlardı. Ne zaman gitsek 'kongre müsaade etmedi' diyorlardı.
Şimdi Trabzon'un uşaklarından birileri insansız hava aracını yaptı mı? Yaptı.
Silahlı insansız hava aracını yaptı mı? Yaptı. Şimdi daha büyüğünü yapıyorlar.
Şimdi biz ihraç eder duruma geldik." diye konuştu.
BU
MİLLETİN HER ŞEYİ YAPABİLECEK GÜÇTE OLDUĞUNU BELİRTEN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN,
ŞÖYLE DEVAM ETTİ:
"Biz savunma
sanayinde yüzde 25'i yapıyorduk, şimdi yüzde 70'i üretir hale geldik. Şu anda
2,5 milyar dolar savunma sanayinde ihracat yapıyoruz. Bunun dışında ihracatımız
toplamda 36 milyar dolardı. Şimdi 170 milyar dolara dayandık. Nereden, nereye.
Kişi başına milli gelir 3 bin 500 dolardı, 11 bin dolara kadar çıktık. Bütün
bunlarla beraber Türkiye, bölgenin artık sorun çözen ülkesi haline geldi.
Hamdolsun tarihi şanlı zaferlerle dolu aziz milletimize asla yakışmayan kötü
tablolara son verdik. Türkiye güçlenince daha önce ülkemize ayar verme yarışına
girenlerin, nasıl kendilerine çeki düzen verdiklerini bizzat tecrübe ettik.
Batı ülkeleri başta olmak üzere diğer devletlerin politikalarını, ekonomisi,
demokrasisi, ihracatı güçlü bu yeni Türkiye'ye nasıl adapte ettiklerini bizzat
yaşadık. Artık emir alan değil, sözü dinlenen, görüşü aranan bir ülke haline
geldik. Bunu da sizlerin duası, desteği sayesinde başardık. Türkiye'yi bu günkü
konumuna sizinle beraber taşıdık. Ülkemizi ve şehirlerimizi hak ettiği
hizmetlerle yine biz buluşturduk. Bu anlayışla son 17 yılda Trabzon'a 30
katrilyon yatırım yaptık."
Trabzon'a
2 bin 824 yeni derslik kazandırdıklarını bildiren Erdoğan, CHP'nin, İstanbul'un
göbeğinde çöpleri bile doğru düzgün toplayamazken, kendilerinin ülkenin
geleceğini hazırladıklarını söyledi.
Kendisinin
İstanbul'u CHP belediyesinden aldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan:
"Şimdi bir
Trabzonlu arkadaşımız oradan aday olmuş, Trabzon'u istismar etmek istiyor. Sen
Trabzon'u istismar edemezsin. Benim Trabzonlu hemşehrilerim sana prim vermez
çünkü CHP; çöp, çukur, çamur demektir." dedi.
ERDOĞAN,
ŞÖYLE DEVAM ETTİ:
"İşte İzmir...
İzmir körfezi kokudan geçilmiyor, pislik. İstanbul'un da Haliç'i maalesef
kokudan geçilmiyordu ve Ümraniye'de oturan Trabzonlu hemşehrilerim bilir, orada
vahşi çöp depolama yapılıyordu. Yine CHP'li belediye vardı, patladı, 39
vatandaşım orada öldü. Büyükşehirde Sivaslı vardı, orada da Trabzonlu vardı.
Biz geldik, bir senede çöp dağlarını yok ettik. Susuzdu İstanbul, suya
kavuşturduk. 180 kilometreden Melen'i getirdik. 140 kilometreden Istranca
dağlarını delerek su getirdik. Hava kirliliği vardı. Ben görevi aldığımda 50
bin aileye doğal gaz gidiyordu, cezaevine girerken biz 1 milyon 250 bin eve
doğal gazı getirdik. İşte farkımız bu. Onlar Şişli gibi bir ilçeyi bile şu anda
yönetemiyorlar."
CHP'li
belediyelerin, kendilerinin 1994'te son verdikleri utanç görüntülerini tekrar
millete yaşattığını vurgulayan Erdoğan:
"Biz 21.
yüzyılın Türkiye'sinin temellerini atıyoruz. Öğrencilerimizin robotik kodlama,
nano teknoloji, siber güvenlik, mobil uygulama, yapay zekâ gibi alanlarda
eğitim alması ve projeler geliştirmesi için 81 ilde 100 'dene yap' teknoloji
atölyesi kuruyoruz. Bu sene Trabzon'da atölyemizi
açacağız." dedi.
Kente
ikinci üniversiteyi kazandırdıklarını belirten Erdoğan, bu yıl içinde Beşikdüzü'nde
500 kapasiteli, bir kaç yıl içinde de merkezde ve Arsin'de toplamda 2 bin 300
kişilik YURT BİNALARI açacaklarını bildirdi.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, şehre 41 bin kapasiteli Şenol Güneş Stadyumunu kazandırdıklarını ifade
ederek:
"Bu arada
Şenol Güneş kardeşimizin Milli Takım teknik direktörlüğü hayırlı olsun." dedi.
Eski
Hüseyin Avni Aker Stadyumunu millet bahçesine
dönüştüreceklerini belirten Erdoğan, oraya ayrıca bir de millet kıraathanesi
yapacaklarını söyledi.
Çaykara
Gençlik Merkezi, Of Spor Kompleksi, Sürmene yarı olimpik yüzme havuzlarının
devam ettiğini açıklayan Erdoğan:
"CHP, bölücü
örgütün uzantılarını, listelerinden belediyelere sızdırmanın kaygısını güderken
biz şehirlerimizi daha da güzelleştiriyoruz. Trabzon'a merkezde, Akçaabat'ta ve
Vakfıkebir'de üç tane millet bahçesi yapıyoruz." dedi.
BU
TESİSLERİ EN KISA SÜREDE ŞEHRE KAZANDIRACAKLARINI BELİRTEN ERDOĞAN, ŞUNLARI
SÖYLEDİ:
"CHP, sosyal
devletin sadece lafını, sadece edebiyatını yaparken biz onu 17 yıldır
milletimize bizzat yaşatıyoruz. Bunlar bu millete neler çektirdi. Yağı nüfus kâğıdına
mührü basar öyle verirlerdi. Yağ kuyrukları, benzin kuyrukları hep bunlar
CHP'nin ceddinden kalma. Şimdi geçen gün bana laf atıyor 'kuyruk' diyor. Bay
Kemal, siz kuyrukçusunuz. Siz yokluk kuyruğu icat ettiniz bu ülkede.
Hastanelerde senin genel müdürlüğünde ne kuyruklar yaşandı. Neydi o ilaç
kuyrukları. Ölenleri bile bunlar rehine alıyorlardı. Bunlar senin zamanında Bay
Kemal. Bizimki ise varlık kuyruğu."
"TRABZON'DA ŞEHİR HASTANESİ YAPACAĞIZ"
Trabzon'a
da şehir
hastanesi yapacaklarını ifade eden
Erdoğan:
"Bütün dünya
inşallah bunlara hayran olacak. Zaten yurt dışından da hastalar geliyor,
buralarda tedavi oluyor." diye konuştu.
Vatandaşlardan
kendilerini garip hissetmemelerini isteyen Erdoğan, şimdiye kadar Trabzon'daki ihtiyaç sahipleriyle, şehit yakınları, yaşlılar
ve engellilere toplam 1,5 katrilyonluk destek sağladıklarını açıkladı.
Erdoğan,
bu konuda çok önemli bir adım daha attıklarını belirterek, sosyal yardımlardan
faydalanan hak sahiplerine elektrik faturalarıyla ilgili bir imkân daha
getirdiklerini hatırlattı.
Son
17 yılda sağlık alanında tüm dünyaya örnek olan pek çok reformu hayata
geçirdiklerini aktaran Erdoğan, hastaneleri en modern cihazlarla
donattıklarını, hastane sayısını artırırken kalitelerini de yükselttiklerini
söyledi.
Kişi
başına düşen doktor, hemşire, sağlık personeli sayısını daha önce hiç olmadığı
kadar artırdıklarını dile getiren Erdoğan, 900 yataklı
Trabzon Şehir Hastanesinin ihale süreci ile 100 yataklı Of Devlet Hastanesinin
de yapımının devam ettiğini bildirdi.
Erdoğan,
Trabzon'a 8 bin 37 konut projesini hayata
geçirdiklerini ve imar barışıyla 147 bin 988 vatandaşın da sorununu
çözdüklerini aktararak, Trabzon'daki 87 tarihi eseri de restore ettiklerini
anlattı.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, ulaştırma alanında yapılan yol ve tünel çalışmalarına da değinerek,
Avrupa'nın en uzun tüneli olacak Zigana tünelindeki
kazı çalışmalarında da yüzde 55 gerçekleşme oranına ulaştıklarını belirtti.
"TRABZON'U
RAYLI SİSTEMLE TANIŞTIRIYORUZ"
Ulaşımda
Trabzon'a çağ atlattıklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Önümüzdeki
dönemde inşallah Trabzon'u raylı sistemle tanıştırıyoruz.
Akçaabat, Akyazı, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Havalimanı, Yomra, Arsin
Organize Sanayi güzergâhında raylı sistem hatları yapacağız.
Trabzon-Erzincan arasında hızlı tren projemizi
hayata geçirerek, Trabzon'u da hızlı tren ağına ekleyeceğiz. Hızlı tren
hattının etüt çalışmaları devam ediyor. Bu yıl içinde inşallah Trabzon'a bir bölge adliye mahkemesi kazandırıyoruz. Yani istinaf
mahkemesi."
Sürmene,
Of, Vakfıkebir ve Arsin'e yeni balıkçı barınakları,
Trabzon'a yat limanı yaptıklarını aktaran
Erdoğan:
"İnşa
ettiğimiz Atasu barajıyla Trabzon'un 2045 yılına kadar içme suyu hazır.
Özellikle Trabzon şehir merkezi ve Yomra ilçe merkeziyle güzergâh üzerindeki
yerleşim yerlerinin içme suyu ihtiyacını karşılamak için 92 kilometre
uzunluğunda isale hattı ve arıtma tesisi inşa ettik." dedi.
Trabzon'a
yaptıkları barajlar ve diğer hizmetler hakkında da bilgi veren Erdoğan,
Trabzon'a toplam 1,7 milyar liralık tarımsal destek verdiklerini, Trabzonlu
girişimcilere 3,7 milyar liralık yatırım teşviki sağladıklarını, 10 bin 300
kişilik ek istihdam oluşturduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, 54 bin iş yerine toplam 1,2 milyarlık SGK prim teşviki sağladıklarını
dile getirerek, bu yıl Arsin ve Beşikdüzü Organize Sanayi Bölgelerinin elektrik
sorunu çözeceklerini, Vakfıkebir'e, Yomra'ya ve Beşikdüzü'ne doğal gaz
getireceklerini bildirdi.
31
Mart'tan sonra daha güçlü ve kararlı şeklide yatırım hamlelerine devam
edeceklerini vurgulayan Erdoğan:
"Cumhurbaşkanlığında
şahsımla büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarımız ele ele vereceğiz, şehrimizi
imar ve ihya etmeyi sürdüreceğiz. Bunun için sizlerden 5 yıl için icazet
istiyoruz!..."
diye konuştu.
02.03.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder