TRABZON - Vakfıkebir
İlçe Müftüsü Hüseyin Köksal, 2019 yılının son aylık mutat din görevlileri
toplantısında, camilerden kaldırılması istenen sabit oturak, tabure ve sandalye
konusunda başkanlığın talimatıyla ilgili de bilgiler verdi.
VAKFIKEBİR İLÇE
MÜFTÜĞÜLÜĞÜ'NDE 2019 YILININ SON TOPLANTISI YAPILDI
Gençlik
Merkezi Salonunda gerçekleştirilen toplantıya, Murakıp Ömer Çınar, Şef Refik
Altuntaş, İlçe Vaizi Ekrem Akbaş, Kur'an kursu öğreticileri ile merkez ve
mahalle camilerinde görev yapan din görevlileri katıldı.
2019
yılı Aralık ayı mutat din görevlileri toplantısının hayırlara vesile olması
temennisiyle sözlerine başlayan İlçe Müftüsü Hüseyin Köksal, kurumsal
kapasitenin geliştirilmesi, din hizmetleri ve eğitim hizmetleriyle ilgili
belirlediği gündeme ilişkin konuları din görevlileriyle paylaştı.
CAMİLERDE SABİT
OTURAKLAR KALDIRILACAK
İlçe
Müftüsü Hüseyin Köksal toplantıda, cami ve mescitlerde tabure ve sandalyelerin,
namaz kılınması için yapılan sabit oturakların ve oluşturulan özel mekânların
kaldırılması yönünde, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın, geçtiğimiz
günlerde il müftülüklerine gönderdiği talimatla ilgili de bilgiler verdi ve bu
konuda Din İşleri Yüksek Kurulu'nun aldığı son kararı paylaştı.
Cemaat
ve saf düzeninin dışında ya da gerisinde belirli mekânların oluşturulmasının
cami adabına ve cemaat ruhuna uygun olmadığının belirtildiği talimatta, cami
içindeki sabit oturakların cami dokusu ve kültürüyle bağdaşmadığı, bu durumun
bir taraftan cami cemaati arasında bir takım huzursuzluklara ve tartışmalara
sebep olduğu, diğer taraftan da cami içi estetiğe uygun olmayan görüntüler
ortaya çıkardığı kaydedildi.
"KATLANABİLİR
TABURE KULLANILABİLECEK"
Camilerde
ihtiyaç olması halinde sadece katlanabilir taburenin kullanılabileceği
belirtilen talimatta, hiçbir şekilde oturması mümkün olmayacak tarzda mazereti
olan vatandaşların katlanabilir tabureyle safların arasına girerek namazlarını
kılabilecekleri ifade edildi.
Din
İşleri Yüksek Kurulu’nca tabure ve sandalye üzerinde ima ile namaz kılınması
hususunun tekrar değerlendirilerek yeni bir karar da alındığına yer verilen
talimatta, cami görevlilerinin engelli, yaşlı ve mazeret sahibi olan
vatandaşların namazlarını oturarak veya tabure üzerinde nasıl kılacaklarının
titizlikle anlatılması istendi.
DİN İŞLERİ YÜKSEK
KURULU'NUN GÖRÜŞÜ
Din
İşleri Yüksek Kurulu’nca bütün bu hususlar dikkate alınarak tabure/sandalye
üzerinde ima ile namaz kılınmasıyla ilgili aldığı yeni kararla;
a) Namazı normal
şekli ile ayakta kılmaya gücü yetmeyen kimse için asıl olan namazı oturarak
kılmaktır. Böyle kişilerin namazını kendi durumlarına göre diz çökerek veya
bağdaş kurarak yahut ayaklarını yana ya da kıbleye doğru uzatarak kılmaları,
b) Ayakta durabilen
ve yere oturabildiği halde secde edemeyen kimselerin namaza ayakta başlamaları,
rükûdan sonra yere oturarak secdeleri ima ile yapmaları,
c) Ayakta
durabildiği halde oturduktan sonra ayağa kalkamayan kişilerin namaza ayakta
başlamaları, secdeden sonra namazı oturarak tamamlamaları,
ç) Ayakta durmaya ve
rükû yapmaya gücü yettiği halde yere oturamayan kimselerin namaza ayakta
başlayıp rükûdan sonra secdeyi tabure ve benzeri bir şey üzerine oturarak ima ile
eda etmeleri,
d) Ayakta durmaya
gücü yetmeyen, yere de oturamayan kimselerin namazı tabure, sandalye ve benzeri
bir şey üzerine oturarak rükû ve secdeleri ima ile yerine getirmeleri,
e) Namazını tabure,
sandalye ve benzeri şeyler üzerinde kılan müminin ileri sürdüğü mazeretlerin
kendisini vicdanen rahatlatacak boyutta olması gerektiği, namazı aslî şekline
uygun olarak kılmaya engel olmayacak hafif bedeni rahatsızlıkların bu konuda
meşru mazeret olarak görülmemesi,
f) Dinî açıdan
zorunlu ve meşru bir sebep bulunmadıkça namaz kılmak amacı ile camilerde
sıralar halinde sabit oturakların yapılmasının, cami doku ve kültürüyle
bağdaşmadığı, bu sebeple hastalık ve özürlülük gibi herhangi bir rahatsızlığı
bulunan kimselerin, zorunlu olmadıkça namazlarını sandalyede değil, yere
oturarak kılmalarının uygun olduğu belirtildi.
(Mithat
Güdü - 24.12.2019)