TRABZON - İl Sağlık
Müdürlüğü, Çölyak hastalığına dikkat çekmek amacıyla bir açıklama yayınladı.
TRABZON
İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ AÇIKLAMASI:
"Çölyak hastalığı,
genetik yatkınlığı olan bireylerde buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan
ve suda erimeyen gluten isimli proteine karşı duyarlılık sonucu gelişir.
Hastalık temel olarak proksimal ince bağırsağı etkiler ancak farklı
organ/sistem etkilenmeleri de söz konusudur. Hastalık diyete tahılların
eklenmesinden sonra herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir.
Çölyak
hastalığı her yaşta teşhis edilebilmekle birlikte teşhisi zor olan
hastalıklardan biridir. Çünkü belirtiler çoğunlukla ilişkili bir başka
hastalığı da düşündürmektedir. Örneğin erken osteoporoz, kansızlık, teşhis
edilmemiş laktoz alerjisi gibi hastalıklarla benzer belirtiler gösterdiğinden
karıştırılabilir.
Çölyak
hastalığı olan çocuklarda özellikle karın ağrısı, karında şişlik, ishal,
huzursuzluk, iştahsızlık, enfeksiyonlarda artış ve gelişme geriliği, kusma,
kilo alamama ve boy uzamasında yavaşlama gibi tipik belirtilerle ortaya
çıkabilir. İleri yaşlarda hastalığın belirtileri daha geniş bir yelpazeye
yayılır. Yetişkinlerde görülen belirtiler ise karın bölgesinde öne doğru
şişkinlik, yaşa göre kilo azlığı, kas zayıflığı, kansızlık, dışkıda anormallik,
büyük tuvalet ihtiyacının artması, ishal, kusma, bezginlik, nedeni bilinmeyen
karaciğer hastalıkları, büyüme geriliği, ağız içinde oluşan aftlar,
iştahsızlık, gaz şikayetleri, eklem ve kemik ağrıları, sinirlilik, ciltte
kaşıntılı döküntüler olarak belirtilmiştir.
Çölyak
hastalığının insan sağlığı üzerinde önem taşıyan birçok değişimlere neden
olmasından dolayı doğru teşhisi önemlidir. Teşhis yöntemlerinden kan testleri
serolojik özel testler (AGA, EMA) ile ön tanı konmakta, ince bağırsak biyopsisi
ile de kesin tanı almaktadır.
Ülkemizde
Çölyak hastalığı görülme sıklığı yüzde 1 ile binde 3 arasında değişmekte olup
Türkiye’de 250 bin ile 750 bin arasında çölyak hastası tahmin edilmekte iken
ancak yüzde 10’nuna tanı konulmaktadır.
Bakanlığımız,
STK’lar, Üniversiteler ve özel sektör işbirliğinde Erişkin Bazı Metabolizma
Hastalıkları (Tiroid, Osteoporoz, Gut) ve Çölyak Hastalığı Kontrol Programı
2017-2021 hazırlanarak, Çölyak hastalığı ile ilgili 2017-2021 eylem planları
belirlenmiştir.
Çölyak
hastalığının tek tedavisi ömür boyu buğday, arpa, çavdar yulaf tahıllarında
bulunan glutenden uzak sıkı bir diyettir.
Çölyak
hastalığında tüketilebilen güvenli yiyecekler;
•
Tüm sebzeler,
•
Tüm meyveler,
•
Tüm bakliyatlar,
•
Tüm katkısız katı ve sıvı yağlar,
•
Yumurta, bal, reçel, basit toz şeker, zeytin,
•
Et, balık, tavuk, (Bu ürünler katkılı olmadıkları gibi daha önce unla
kızartılmış bir yağda kızartılıp işleme tabi tutulmamalıdır.)
•
Una batırılmamış konserve çeşitleri,
•
Mısır, pirinç, patatesin hem kendileri hem de unları besin hazırlamada
kullanılabilir. Ayrıca kestane unu, nohut unu, soya unu, üzüm çekirdeği unu da
kullanılabilir.
•
Evde çekilmiş güvenli baharatlar, olmakla birlikte işlenmiş ürünlerde Gıda
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (GTHB) etiket yönetmeliğine göre glüten içeren
gıdalarda belirtilmek zorundadır. Çölyak hastalığında kişilerin okul ve
dışarıda yemek yerken dikkatli seçimler yapması son derece önemlidir.
Çölyak
hastalığında tüketilen özel glutensiz gıda ürünlerde mevcuttur. Glutensiz un,
glutensiz makarna, glutensiz şehriye, glutensiz çikolata, glutensiz kek,
glutensiz kraker, glutensiz irmik, glutensiz güllaç, glutensiz bisküvi,
glutensiz tarhana bunlardandır.
Çölyak
hastalığı ile karşılaşıldığında, sağlıklı bir yaşam için gerekli olan en önemli
şeylerden biri dikkattir. Dikkatli bir beslenme programıyla her sağlıklı insan
gibi bu bireyler büyür, okula gider, evlenir, çocuk sahibi olur, çalışır ve
yaşantısına devam edebilirler. Çölyak bir yaşam tarzı olarak hayata
yerleşmelidir. Çölyak hastalığı hakkında daha ayrıntılı bilgiyi vatandaşlarımız
www.beslenme.gov.tr adresinden
alabilirler.
09.05.2019