15 Temmuz 2010 Perşembe

NEVZAT YILMAZ’A DAİR GÜLER YÜZLÜ DÜŞÜNCELER

YAZAR: M. Nihat MALKOÇ

Trabzon’da ‘basın’ deyince akla gelen ilk isimlerden biridir Nevzat YILMAZ… Çünkü o, Trabzon’un en eski gazetecilerinden biridir. O, çocukluğundan beri gönlünü gazeteciliğe vermiştir. Ortahisar’daki küçük matbaasında büyük işler yapan bir dost simadır, O…


Nevzat YILMAZ’ı çok eskiden beri tanır, sever ve sayarım. Benim, Trabzon basınına dâhil olmam, üniversiteyi kazandığım 1988 yılına dayanır. O yıldan beri Trabzon basınında varım. Trabzon basınında olup da Nevzat YILMAZ’la karşılaşmamak, onu tanımamak olmaz. Çünkü o, Trabzon basınının duayenlerindendir. Nevzat Ağabey, hangi fikirden insan olursa olsun, ona yardım etmek, destek olmak için hazır kıta olarak bekler. Hepimizin üzerinde hakkı vardır O’nun… O, Trabzon basın mensupları arasında bir köprü görevi görmüştür bugüne kadar…

Nevzat YILMAZ’ın gençliğinden kalma bir matbaası vardır Ortahisar’da, Fatih Camii’nin karşısında… Burada daha çok düğün davetiyeleri basar, cilt yapar. Yani öyle ciddi kitap basım işleriyle uğraşmıyor artık… Bir çorba içmek için tekkesinde gün boyu bekler durur.

Nevzat YILMAZ’ın uzun yıllardan beri çıkarmakta olduğu “Trabzon Haber” adlı küçük, ama şirin bir gazetesi vardır. Bu gazetenin, eskiden değişik zaman aralıklarında çıktığını biliyoruz. Fakat şimdi belli bir zamanda değil, para olunca çıkıyor. Malum basınla uğraşmak maddi külfeti de beraberinde getirir. Bu gibi küçük gazetelerin kendini dönüştürmesi de mümkün değildir. Hep verirsiniz; fakat hiçbir zaman alma imkânı bulamazsınız. Bunu göz önünde bulundurarak gazetenizi, derginizi çıkarmak durumundasınız. Nevzat Bey, bunu göze almış, tok gönüllü bir kişi olarak, yıllardan beri küçük matbaasında eline geçen üç beş kuruşu da bu işlere harcamaktadır. Hatta emekli maaşının bir kısmını da bu işlere harcadığını bilirim. Yayınladığı Trabzon Haber’ gazetelerini de aksesuar olarak matbaasının duvarlarına asmıştır.

Nevzat YILMAZ’ın Ortahisar’daki matbaası şair, yazar ve gazetecilerin uğrak yeridir. Bu küçük mekân Trabzon’un Bâb-ı Âlî’si olarak da hizmet vermektedir. Orada, günün her saatinde birkaç kalem erbabını görmeniz mümkündür. Matbaanın hemen yanında çay ocağı bulunduğu için çayınızı da dilediğiniz gibi içebilirsiniz. Fakat Nevzat Ağabey, gelen dostlara çay ısmarlasa da, kendi çayını kendi ısmarlayanı daha çok sever…

Bu küçük işyerinde şair, yazar ve çizerlerden kimler geçmedi ki. Birçokları Rahmet-i Rahman’a göçmüşlerdir. Ama halen sağ olanlar burayı, yani Ortahisar Bab-ı Ali’sini unutmazlar.

Bu küçücük mekânda yazar, çizer, şairler ve eli kalem tutanlar; koyu sohbetlere dalarlar. Buranın müdavimleri arasında başta Eğitimci Araştırmacı Yazar Mustafa YAZICI olmak üzere Eğitimci Yazar Enver UZUN, Şair Kadir YETER, Araştırmacı Yazar Ahmet MUSAOĞLU, Araştırmacı Yazar Gazeteci Muhammet YAVRUOĞLU, Araştırmacı Yazar Hüseyin ALBAYRAK, Şair Yazar Halit MACİT, Karikatürist Şair Yazar Harun YAVRUOĞLU, Yazar Yahya DEMELİ gibi isimleri sayabilirsiniz.


Trabzon basınının emektarlarından biri olan Nevzat YILMAZ iyi bir dosttur. Onun sohbeti gıybetten uzaktır. Hiç kimse için kötülük düşünmez. Trabzon için yazılan bir satır yazı bile onu heyecanlandırır. Şair ve yazarların kitaplarının okurlara ulaşmasında bir köprü görevi görür. Burası bir çeşit dağıtım ofisi gibidir. Buraya gelen herkesin eline ya bir kitap, ya bir dergi tutuşturulur. Eskiden İstanbul’daki ‘Küllük’ neyse burası da odur. Trabzon’un Küllük’üdür Nevzat YILMAZ’ın matbaası… Burada söze edeple başlanır, futbol değil; Edebiyat, Kültür, Sanat ve Trabzon’un geleceği konuşulur. Muhabbetler sevgiyle beslenir.

Nevzat YILMAZ bir fotoğraf sanatçısıdır aynı zamanda. Fotoğraf onun için bir tutkudur. Kendi çapında ne bulursa fotoğrafını çeker durur. Çektikleri de yabana atılacak cinsten şeyler değil aslında.. Bugüne kadar beş fotoğraf sergisi açmış olması, onun bu işte iddialı ve mahir olduğunu göstermektedir. Onun fotoğraflarında özelde Trabzon’un, genelde Karadeniz’in bütün renklerini görmek mümkündür.

Geçenlerde Muhteşem Kanunî Sultan Süleyman Vakfı’nda Kanuni Haftası nedeniyle 5. Kişisel Fotoğraf Sergisi’ni sanatseverlere sunmuştu. Laf aramızda bu işten de üç beş kuruş kazanmıyor değil… Fakat bu işten hep zarar ettiğini söyler durur. Paraların cama ve çerçeveye gittiğini ileri sürer.

Gazeteci Yazar Nevzat YILMAZ, teşkilatçı ve girişimci bir insandır. O; birçok kültür, sanat ve edebiyat teşkilatının kuruluşunda aktif görevler almıştır. YILMAZ, Karadeniz Yazarlar Birliği ve Muhteşem Kanunî Sultan Süleyman Vakfı’nın da gönüllü üyeleri arasında yer almıştır. Bu kuruluşlardaki hizmetlerine devam etmektedir. Allah ona uzun ve bereketli bir ömür versin.

M. NİHAT MALKOÇ

14 Temmuz 2010 Çarşamba

Hayırseverlere, “TBMM Üstün Hizmet Ödülü”



Trabzon Valiliğince önerilen isimlerden, TBMM Başkanlık Divanı’nın değerlendirmesi sonucu üç hayırsever hemşehrimiz “TBMM üstün Hizmet Ödülü” almaya hak kazandığından ödülleri yarın Saat 11.00’de verilecek.



TBMM’de 15 Temmuz 2010 Perşembe günü yapılacak olan ödül töreninde Mehmet Sinan Dereli, Sevim Kırali ve Bayram Halil ödüllerini alacaklardır. Saat 11.00’de yapılacak olan ödül törenine Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık da katılacaktır.

Tören arifesinde görüşlerini açıklayan Vali Kızılcık:

“Eğitime katkı yapan hayırsever işadamlarımızı bu onurlu davranışlarından dolayı kutluyorum.

Ödüle layık görülen ve diğer hayırseverlerimiz sayesinde ilimizde eğitimin fiziki alt yapısı çok büyük oranda çözüme kavuşmuştur. Bu konudaki yardımlar giderek artmaktadır.

Yardım etmek isteyen vatandaşlarımız olmasına rağmen en büyük sıkıntımız okul yapmak için arazi bulamamamızdır.”
dedi. (V. BASIN)


HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

İSHAL SALGINININ NEDENİ: NORO VİRÜSÜ

Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık Açıkladı: “Sürmene ilçesinde 9 Temmuz 2010 tarihinde başlayan ve 4 gündür devam eden ishal vakalarının nedeni Noro Virüsü” dedi.

Trabzon Valisi Dr. Recep KIZILCIK, FOTO: Muhammet YAVRUOĞLU

Vali Kızılcık, 9 Temmuz 2010 tarihinde, Sürmene Devlet Hastanesine olağan dışı hasta gelmeye başladığını ve bunun üzerine İl Sağlık Müdürü ile gerekli personeli inceleme yapmak üzere ilçeye gönderdiklerini hatırlattı.

Özellikle karın ağrısı ve mide bulantısı şikâyetleri nedeniyle gelen hastaların tedavilerinin ardından taburcu edilmeye başlandığını belirten Vali Kızılcık:

“Salgının nereden kaynaklandığını araştırmaya başladık. Üniversitemiz ve İl Sağlık Müdürlüğümüzün ortak çalışması sonucunda özellikle gelen hastalarımızın belirli mahallelerden geldiğini görerek, o bölgedeki içme suyu kuyularının klorlanıp klorlanmadığını tespit etmek üzere yaptığımız araştırmalar sonucu bir kuyunun belirli bir süre motorunun bozuk olması nedeniyle çalışamadığını ve otomatik klor tankının da boşalmış olduğunu tespit ettik.

Kuyudan alınan numuneleri hem Samsun’daki laboratuara hem de

Ankara’daki Hıfzıssıhha Enstitüsü’ne gönderdik. Ankara’dan gelen sonuçlara göre söz konusu kuyuda klor yetersizliği nedeniyle bu ishal vakasının ortaya çıktığını ve neden olan virüsün de Noro Virüsü olduğu bizlere bildirildi” diye konuştu.

Vali Recep Kızılcık, bugünkü verilere göre 4 günlük süre zarfında Sürmene’de 1800 vatandaşın hastanelere başvurduğunu belirterek;

“Hastaneye başvurular giderek azalıyor, bugün itibariyle bu sayı 50’ye kadar düştü. Salgın etkisini yitiriyor” şeklinde konuştu.

Salgına Noro Virüsü’nün neden olduğunun belirlenmesinden sonra bunun çok korkulacak bir durum olmadığının ortaya çıktığını da ifade eden Kızılcık, sulardan kaynaklanan bu tarz bir virüs salgını ile bundan sonra karşılaşılmaması için tüm il genelinde gerekli tedbirlerin alınarak, içme sularının klorlanmasına dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi. (V. BASIN)

HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

HAKKI KÖSTERELİ AĞABEY, HAKK’A GÖÇTÜ

Akçaabat Doğanköy Beldesinin sevilen simalarından olup, Sakarya Hendek’te yerleşen Ömer oğlu Hakkı KÖSTERELİ(77), bugün sabaha karşı nefes darlığı nedeniyle kaldırıldığı Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, bu sabah saat 09.00 sıralarında Hakk’ın rahmetine kavuştu.


Doğanköy Beldesinin sevilen simalarından olup, Sakarya Hendek’e yerleşen Ömer oğlu Hakkı KÖSTERELİ(77), bugün sabaha karşı nefes darlığına bağlı olarak, oluşan komplikasyon nedeniyle rahatsızlandığından kaldırıldığı Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan tüm müdahalelere rağmen, bu sabah saat 09.00 sıralarında Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.


Alınan bilgiye göre; merhum Hakkı KÖSTERELİ(77)’nin cenazesi yarın
(15 Temmuz 2010 Perşembe Günü) öğle namazını müteakip Hendek Akova’daki hanelerinden alınarak, aynı yerde kılınacak cenaze namazından sonra aile mezarlığına defnedilecektir.

Merhum Hakkı KÖSTERELİ, Doğanköy Beldesinin ve Hendek İlçesinin en sevilen simalarından olup, uzun zamandan beri Sakarya Hendek’te yaşamaktaydı.

O, hiçbir zaman Doğanköy Beldesini unutmadı, unutamadı. Vatan hasretidir, baba ocağıdır diyerek, sürekli Doğanköy beldesine gelip giden, akrabalarını ve hemşehrilerini ziyaret eden, hal hatır soran, vefalı bir dost idi.

Minyon tipi, kısa boyu, çelimsiz vücudu, kısa sakalıyla, candan ve dostane tavırlarıyla yakından tanıdığımız, iman ve Kur’an ehlinden olan namazlarına çok dikkat eden sevimli insan, Ömer oğlu Hakkı KÖSTERELİ(77), uzun zamandan beri ciğer rahatsızlığı ve solunum yetmezliği çekiyordu.

2 oğlu, 4 kızı olan Hakkı KÖSTERELİ, uzun süre cezaevi müdürlükleri yapan Soner Köstereli’nin kayın babası ve “Kukul Abla” diye tanınan Emine Ablamızın beyidir.

Ömer oğlu Hakkı KÖSTERELİ ağabeyimizin ani vefatını büyük üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz. Merhum Hakkı KÖSTERELİ ağabeyimize Allah’tan Rahmet, Ailesine, Eş, Dost, Akraba ve Sevenlerine Sabırlar Dileriz.



HABER: Muhammet YAVRUOĞLU
BİLGİ : Ali AYDIN(Emekli Öğretmen)

Formuzal’dan Vali Kızılcık'a ve Gümrükçüoğlu’na Ziyaret

Moldova’ya bağlı Gagavuzya Özerk Bölgesi Cumhurbaşkanı Mihail FORMUZAL’dan Trabzon Valisi Dr. Recep KIZILCIK’ı ve ardından Trabzon belediye Başkanı O. Fevzi Gümrükçüoğlu’nu makamlarında ayrı ayrı ziyaret etti.

Gagavuzya Cumhurbaşkanı Mihail FORMUZAL, bugün(13.07.2010 Salı) Saat 10.30’ da Trabzon Valisi Dr. Recep KIZILCIK’ı makamında ziyaret etti.



Mihail Formuzal, beraberindeki yardımcısı Valeri Yanioğlu, eşi ve oğlu ile Vali Recep Kızılcık'ı makamında ziyaret ederek, bir süre görüştü.

Çok samimi bir ortamda geçen görüşmenin basına kapalı yapılan bölümünde Türkler'in turistik amaçlı ya da yatırım yapmak için Gagavuzya'ya gelmesini ve Trabzonspor'un kendi ülke takımlarıyla maç yapmasını istediği öğrenildi.

Vali Kızılcık'ın da bu tür sportif faaliyetlere elinden gelen desteği vereceğini belirterek, söz konusu maçın yapılabilmesi için Trabzonspor yöneticileriyle görüşeceğini ifade ettiği öğrenildi.
Türkler'in Gagavuzlar ile tarihi bir beraberliği bulunduğu da anlatan Vali Kızılcık:

''Dili ve geçmişi bir olan milletlerin kendini geleceğe daha iyi hazırlaması gerekir, bu da insanlara ve ilişkilere önem verilerek, yapılır'' dediği kaydedildi.

Formuzal ve beraberindekiler daha sonra Valilikten ayrıldı. (Kaynak: www.medyatrabzon.com)


Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu’na Ziyaret

Moldovaya bağlı Gagavuz Özerk Bölgesi Cumhurbaşkanı Mihail Formuzal ve beraberindeki heyet Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nu ziyaret etti.

Doğu Karadeniz Bölgesi'nde gezi ve incelemelerde bulunmak için ülkemize gelen konuk Cumhurbaşkanı Mihail Formuzal ve beraberindeki heyeti, belediye başkan yardımcılarıyla birlikte belediye önünde karşılayan Başkan Gümrükçüoğlu, konuk Cumhurbaşkanı'na Trabzon Belediyesi’nin tarihi hakkında bilgi verdi.

Gagauzya Cumhurbaşkanı'na Mihail Formuzal ve beraberindeki heyeti Trabzon’da ağırlamaktan dolayı büyük mutluluk duyduklarını belirten Başkan Gümrükçüoğlu:

Tarihsel ve kültürel değerlerimizin birlikte olduğu Gagauzya’ ya karşı millet ve ülke olarak bir bağlılık ve sempati içerisindeyiz.

Kültürel ekonomik ve sosyal ilişkilerin gelişmesini de belediye olarak çok arzu etmekteyiz. Bu münasebetle büyük bir adım atan ve bizleri ziyaret lütfünde bulunan Cumhurbaşkanımızın bu tarihi kenti ziyaretlerinden şeref duyduğumuzu belirtmek isterim.

Cumhurbaşkanı Formuzal ve beraberindeki heyetin kentimizden güzel anılarla ayrılacağına inanıyorum”
şeklinde konuştu.

Moldova’ya bağlı olarak, 1994 yılından beri Gagavuzya Özerk Bölgesi olarak, varlıklarını sürdürdüklerini belirten Gagavuzya Cumhurbaşkanı Mihail Formuzal, Trabzon’da olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirterek;

“Burada yaptığımız ziyaretlerde ekonomik, kültürel, eğitim ve sosyal alanla işbirliklerinin geliştirilmesi için çalışmalarda bulunacağız. Kardeş milletler olarak ilişkilerimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Burada gördüğümüz misafirperverlikten dolayı Trabzonlular'a teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Başkan Gümrükçüoğlu ziyaretin anısına Cumhurbaşkanı Formuzal’e telkari işlemeli kahve takımı hediye etti. (Kaynak: www.haber61.net, www.medyatrabzon.com )



HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

13 Temmuz 2010 Salı

AKÇAABAT FESTİVALİ 16 TEMMUZ’DA BAŞLAYACAK


Akçaabat Belediyesi'nce bu yıl 20.si düzenlenecek olan Akçaabat Müzik ve Halk Oyunları Festivali 16- 20 Temmuz tarihleri arasında yapılacak. Festival, 16 Temmuz’da TEMSİLİ yayla göçü ile başlayacak.



Akçaabat belediye Başkanı Şefik TÜRKMEN, düzenlenecek olan festivale yerli ve yabancı çok sayıda grubun davet ettiklerini belirterek;


“ Festivalimize, kendi ilçemizden ve yakın çevremizdeki ilçelerin folklor ekipleri yanında, yurt dışından Azerbaycan, Romanya, İran, Makedonya, Bulgaristan, Yakutistan ve yurtiçinden ise Ankara, İstanbul, Gaziantep ve Edirne illerinden folklor ekipleri katılacaktır” dedi.

Sanatçılardan Hüseyin Turan, Hülya Polat, Altay ve daha birçok yerel sanatçı Akçaabat festivaline katılacakları belirtildi.


FESTİVAL PROĞRAMI

16 TEMMUZ 2010 CUMA GÜNÜ:

Saat 17.00

Festival, Atatürk Anıtına Çelenk konulması ve İstiklal
Marşının okunmasıyla başlayacak.

Saat 17.30

Festival kortej yürüyüşü, Azerbaycan-Romanya–İran-
Makedonya-Bulgaristan-Yakutistan-Ankara-İstanbul-
Gaziantep-Edirne yörelerine ait halkoyunları grupları,
Akçaabat Folklor Derneği ve yöresel gruplar ve
Halkımızın katılımıyla gerçekleştirilecek olup, temsili
Yayla Göçü Canlandırılacaktır.

Saat 18.00

Akçaabat Sahil Park’ta yöresel sanatçılar Ahmet Akyüz-
Hayri Yaşar Karagülle’nin yöresel türküleriyle büyük
Horon halkası kurulacaktır.

Saat 18.30

Akçaabat Sahil Park’ta, Atilla Alp Bölükbaşı’ya ait
Fotoğraf Sergisi ve Karma Yağlıboya Resim Sergisi Gezilecektir.

Saat 20.15

Festival alanında Açılış konuşmaları ve
sponsor firmaların tanıtımı,
Halkoyunları gruplarının gösterileri,
Yöresel Sanatçılardan Hayri Yaşar Karagülle’nin Programı,
Adnan Bayraktar ve Grubunun Tango gösterisi,
Şiir sunumu ardından,
Hüseyin TURAN konseri yapılacaktır.


17 TEMMUZ 2010 CUMARTESİ GÜNÜ:

Saat 16.00

Akçaabat İlçe Merkezinde Halkoyunları gruplarının Gösterileri

Saat 17.00

Sahil Park’ta Olta ile Balık Tutma Yarışması

Saat 19.30

Festival alanında Halkoyunları Grupları gösterileri,
Voleybol turnuvası ve Sokak Basketbolu ödül töreni
Yöresel Sanatçı Meryem Akyüz’ün programı,
Adnan Bayraktar ve Grubunun Tango gösterisi
Akçaabat Gençlik Merkezi Pop Grubu konseri
Şiir sunumunun ardından,
Hülya POLAT konseri yapılacaktır.


18 TEMMUZ 2010 PAZAR GÜNÜ:

Saat 16.00

Şehir merkezinde Halkoyunları gruplarının gösterileri,

Saat 17.00

İlçemiz Sahil Parkta Çocuklara Yönelik Resim yarışması,

Saat 19.30

Festival alanında Akçaabat Gençlik Merkezi Pop Grubu Konseri,
Yurtiçi ve yurt dışı halkoyunları gruplarının gösterileri,
Sponsor firmaların ödül töreni,
Yöresel Sanatçımız Ahmet Akyüz’ün programı,
Zeynep BİRİNCİ konseri,
Şiir sunumunun ardından,
Havai fişek gösterisi ve
ALTAY konseri yapılacaktır.


20 TEMMUZ 2010 SALI:

Geleneksel HIDIRNEBİ YAYLA ŞENLİĞİ yapılacaktır.



HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

12 Temmuz 2010 Pazartesi

Doğu Türkistan İçin Yürüdüler



Trabzon TÜRK OCAĞI, Çin’in Doğu Türkistan’da uyguladığı katliamı
bir yürüyüşle protesto etti.


Filistin halkına karşı yapılan işgal ve katliamlar nedeniyle İsrail’e karşı gösterilen tepkilerin bir benzerinin Çin’in zulmü altında ezilen DOĞU TÜRKİSTAN(ÖZERK UYGUR TÜRK CUMHURİYETİ) için gösterilmediğini belirten Trabzon Türk Ocağı üyesi bir grup genç, Ortahisar’dan Atatürk Alanı’na doğru yürüyerek, geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Çin Halk Cumhuriyeti’nin Doğu Türkistan’da Müslüman Türk Ahaliye uyguladığı katliamları protesto ettiler.
Ortahisar’daki Kanuni Anıtı önünde toplanan bir grup Türk Ocağı üyesi genç, Doğu Türkistan Meselesi’ne dikkat çekmek ve Uygur Türk’lerine destek vermek için Uzun Sokak Caddesi’nden Taksim Atatürk Alanı’na kadar yürüdü. Yapılan yürüyüş sırasında sık sık marşlar söyleyerek, sloganlar attılar.

Atatürk Alanı, Atatürk Anıtı önünde toplanan protestocu grup adına konuşan Türk Ocağı üyesi Berkant Parlak, Doğu Türkistan’ın Çin’de Uygur Türk’lerinin yaşadığı özerk bir Türk bölgesi olduğunu, ancak bölgeye özerk denilse de Çin’in işkence ve soykırımı ile yıllardır bölgedeki Türk ve Müslüman nüfusa baskı uyguladığını söyledi.

“Onlarca yıldır şehit edilen Uygur Türk’ü soydaşlarımızın bu durumunu, basın-yayın ve etkin siyasette bulunan siyasetçilerce dile getirilmemektedir” diyen Parlak;

Çoğunlukla 60 yılı içine alan, ama yüz yıllardır yok edilme, soykırıma uğrama siyasetine maruz kalan soydaşlarımızın deyim yerindeyse bıçağın kemiğe dayanmasıyla, sessiz çığlıkları geçen yıl haklı bir başkaldırıya dönüşmüştür. Tarihler 5 Temmuz 2009’u gösterdiğinde yıllarca süren baskıya dayanamayan Uygur Türk’ü soydaşlarımız, haklı başkaldırısına sabaha karşı başlamışlardır.

Çin’li polislerin ve bazı soysuz Çin polisinin desteğiyle kışkırtılan Çin’li işçilerin saldırısıyla ilk önce 18 Uygur Türk’ü şehit edilmiştir. Panzerlerle çoluk çocuk-yaşlı demeden soydaşlarımızın canlı canlı bedenlerinin üzerinden geçilmiş, bedenleri ezilerek, şehit edilmişlerdir.

Bu olayın ardından seslerini yükselten binlerce soydaş Uygur Türk’ü evlerinden, ana-babalarından, eşlerinden, çocuklarından zorla alınarak tutuklanmış, işkence ve tutuklu evlerine götürülmüş ve daha da önemlisi ata soydaşımızın birçoğu şehit edilmiştir.

Bu sene Filistin için çıkan sesler, Çin katliamları için nerede? Hümanist geçinenler, milliyetçi geçinenler, Müslüman geçinenler bunu neden göz ardı etmektedir.

Türk kardeşlerini unutmayan milletimiz bu soykırıma da tepkisini koymalıdır. Şimdi sıra Sen’de Ey Türk Milleti”
dedi. (www.medyatrabzon.com - 12 Temmuz 2010)